Kedi Maltı Nedir?

Minik kedilerimizin tertemiz olmasının ve mis gibi kokmasının en büyük sebebi hepinizin bildiği gibi kendilerini delice yalamaları 😊 Kedi sahiplerinin özellikle uyku öncelerinde zaten bildiği bir şey ama öyle ki; yaşamlarının en az 5’te birini kendilerini yalayarak geçiriyorlar.

Kedi Maltı Nedir ve Neden Kedinize Malt Macunu Vermelisiniz?

Maalesef kendilerini yalarken, bolca tüylerini yutabiliyorlar. Bu tüyler midede, yemek borusunda, bağırsakta birikebiliyor. Bu birikme özellikle çok tüy döktüğü mevsim geçişlerinde kedinizin öksürmesine, zaman zaman kusma koluyla tüyleri çıkartmasına ve kalın bağırsakta tüy yumağı yüzünden kabız olmasına sebep olabilir.

Kedi maltı, tam olarak bu sebep için kedinize yardımcı oluyor.  Malt macunu, bu fazla tüylerin yapıştığı yerden çıkmasına ve sindirim sistemine gönderilmesine yardımcı oluyor. Bunu, bağırsak geçişini iyileştirmeye yardımcı olan doğal müshil etkisiyle yapıyor. Bu nedenle malt macunu aynı zamanda hafif kabızlık sorunları için de uygundur. Kısacası, malt macunu, kedilerin tüyleri düzgün bir şekilde sindirmesine ve engel olmadan dışarı atmasına yardımcı olduğu için kedinize verebileceğiniz bir ek besin desteği. Birçok markanın farklı formülü olsa da genelde malt ekstratı, sebze yağları ve maya oluyor ve bazılarında ekstra vitamin desteği bulunabiliyor.

Kedinize ne kadar Malt Macunu Vermelisiniz?

2-3 günde bir 6 cm (işaret parmağınızın 1-2 boğumu kadar) malt macunun kedinize ister elden, ister tüpten, isterseniz bir kaba koyarak verebilirsiniz. Tüy dökmesinin arttığı sonbahar ve ilkbahar gibi mevsim geçişlerinde, bunu günlük olarak da verebilir, kedinizin sindirimini rahatlatabilirsiniz.

Kedimizi Taramayı Unutmayalım 😊

Malt vermek her ne kadar yardımcı olsa da kedilerimizi taramayı unutmamalıyız. Kısa tüylü kedilerimizi haftada 1-2 kere, uzun tüylü kedilerde günlük tarama uygun olacaktır. Kürklerini daha sağlıklı yaptığı, ölü tüyleri attığı gibi aynı zamanda kedinizle bağ kurmanıza da yardımcı olacaktır.

Kediniz taranmayı sevmiyorsa, her taranmasından hemen sonra (gerçekten hemen 1-2 saniye sonra) mama verirseniz ve bunu her seferinde yaparsanız, bir süre sonra taranma ile mama arasında bağ kuracak, taranmayı sevmeye başlayacaktır.

Kedinizi Yıkamalı mısınız?

Kedinizin yıkanmaya ihtiyacı var mıdır?

Tek kelimeyle söylemek gerekirse, hayır. 

Evdeki sevimli dostlarımız kedilerimizin yalanmayı ne kadar sevdiklerini fark etmemiz mümkün değil 😊

Kedimizin dili, envai çeşit kimyasalların harmanlanıp elde edildiği muhteşem temizlik ürünlerindeki gibi –tabii ki daha doğalı- anti bakteriyel özelliklere sahiptir.

Bu sayesinde yıkanmaya ihtiyaç duymadan, kendilerini yalayarak harika bir şekilde temiz tutabilirler. Ancak, bazı durumlarda uygun bir kedi şampuanı ve suyla temizlenmeleri gerekebilir. 

Bu durumlar aşağıdaki gibi:

Dış parazitler: Bazı dış parazit oluşumlarında veterinerinize danışarak kedinizi yıkamanız gerekebilir. 

Boya veya yapışkan kirler: Kedinizin kendisinin çıkaramayacağı kirler olması halinde yardımınıza ihtiyacı olabilir. 

Çok uzun tüylü kediler: Bazen çok uzun tüylü kediler kendilerini temizlemekte zorlanırlar. Bu durumda belli periyotlarda yıkanması gerekebilir. 

Tüysüz kediler: Sfenks gibi tüysüz kedilerin derilerinin ürettiği bazı yağları emecek tüyleri olmadığı için yıkanmaları gerekir. 

Mobilite problemleri: Çok kilolu veya yaşlı kediler kendilerini temizleyemediklerinde de onları yıkamanız gerekebilir. 

Kedinizi yıkamanız gerekmesi halinde nelere dikkat etmeniz gerektiğini “Kedinizi nasıl yıkamalısınız?” yazımızdan öğrenebilirsiniz.

Kaynak:  https://www.purina.com/articles/cat/care/do-cats-need-baths

Kedi Sahiplenmeden Önce Dikkat Edilmesi Gereken 5 şey

Bazen bilinçli planlı, bazense yolda ya da sosyal medyada gördüğümüz minik dostumuzu, sevimliliğine kıyamayıp, ani bir kararla sahipleniyor ve ailemize alıyoruz. Belki de çoğumuz için ilk defa kedi sahiplendiğimizde, yavru kedimizin evdeki ilk günü için neler yapacağımız, nelere dikkat etmemiz gerektiği net olmayabilir ki bizim için değildi.

Bu yüzden sizin için bir çok adımdan oluşan rehber hazırladık, sırayla paylaşacağız.

Kedi Almadan Önce Dikkat Etmeniz Gereken 5 Şey:

1. Evinizin kediniz için güvenli olduğuna emin olun.

  • Camlar, balkonlar gibi kaçış noktalarını kontrol edin. Camlara sineklik taktırırsanız havalandırma konusunda çok rahat edersiniz. Standart sineklikler yerine , daha sağlam metal olanları tercih edebilirsiniz, kediniz bizimki gibi güçlü çıkarsa diğerlerini yırtabilir veya açabilir 🙂
  • Biz kedimiz yavru iken içeride çamaşır kuruttuğumuzda gözleri alerji oluyordu kimyasallar sebebiyle. O yüzden çamaşırlarınızı kuruttuğunuz odayı kapalı tutarsanız veya iyi havalandırırsanız daha rahat edecektir. En rahatı ise bir kurutma makinesi almak, hem tüyleri de kıyafetlerinizden uzaklaştırmış olursunuz.
  • Evde saksı bitkisi varsa, bunun kediniz için zararlı olmadığından emin olun. Ülkemizde çok yaygın olan Zambak kediler için oldukça zehirli bir bitkiyken, Kasımpatı, Lale, Sümbül,  Fil Kulağı, Tavşan Kulağı, Açelya, Nergisler, Zakkum, Aloa Vera da kediniz için ölümcül olabilir. Bu konuya ileride ayrıca da değineceğiz.
  • Kazalara açık bir ortam olduğu için mümkün olduğunca mutfağa girmesini engellemeniz gerekecek, eviniz açık mutfaklı ise rahatça ulaşabileceği noktalarda olan zararlı olabilecek eşyaları ve yiyecekleri ortadan kaldırmanızda fayda var. Özellikle bir çok kedi, plastik tadını sevdiği için poşet yemeye bayılıyor. Kediler neden poşet yer ya da plastik sever derseniz fikrimiz yok ama etrafta plastik poşet bırakmamakta fayda var.
  • Evdeki elektrik kablolarına dikkat edin ve mümkünse gizleyin. Yavru kediniz bu kabloları çiğnemeye çalışabilir, bu alışkanlığı kazanmaması lazım.

2.Ona rahat ve yalnız olabileceği bir köşe ayırın.

Kediler özellikle alışma zamanlarında yalnız ve sessiz bir şekilde dinlenmek isteyebilir, evdeki kalabalıktan çekinebilir, korkabilir. Böyle zamanlarda kolayca erişebileceği bir yere sahip olması onu rahatlatacaktır. Bu alana mümkün olduğunca müdahale etmemeye çalışın. Bu alan genelde kullanmadığınız ama kumunun, yatağının ya da yatağında yatmıyorsa yer serdiğiniz yumuşak bir battaniyenin durduğu bir alan olabilir.

3.Evinize yakın bir noktada 7/24 açık bir veteriner kliniği saptayın.


Düzenli olarak başka bir veterinere gidecek olsanız da acil durumlar için mutlaka sürekli açık bir kliniğin telefon numarasının sizde olduğundan ve yerini bildiğinizden emin olun. Özellikle kedinizi çok küçükken almışsanız, ilk zamanlar risk daha yüksek olacaktır.

4.Bir alışveriş listesi yapın

Ve oradaki eşyaların tamamının kediniz gelmeden hazır olmasını sağlayın. Bu, onun kendisini evinde hissetmesine yardımcı olacaktır.

Alışveriş listesini “Kedi sahiplenmeden önce satın almanız gereken 10 şey” yazımızda bulabilirsiniz.


5. Son olarak evinizde mutluluk, pozitif enerji ve huzura yer açın ve hayatınızın değişeceğinin farkında olun 🙂

Yazı için Kullanılan Kaynaklar:

https://home.howstuffworks.com/green-living/plants-kill-cat-poinsettas.htm

https://icatcare.org/advice/thinking-of-getting-a-cat/

Kediniz için En Tehlikeli 10 Yiyecek

Neden kedilere asla süt vermemelisiniz?

Neden ilk akla gelen ton balığı ve ciğer kediler için zararlıdır?

Bu sorulara şaşırdıysanız doğru yerdesiniz. Kedilerimizin, köpekler gibi her yemek için çıldırmayacağı ve seçici olduğu bir gerçek ama aynı zamanda obur ve meraklı olabilecek kedilerimiz için kendilerine zararlı olan sütü içmeyeceği ya da ton balığını yemeyeceği anlamına gelmiyor.

Maalesef eksik ve yanlış bilgiler yüzünden, birçok insan hala sağlıklı ve lezzetli olabileceğini düşündükleri bir sürü yemeği ve özellikle ev yemeğini kedileri için tehlikeli ve zararlı olduğu halde vermeye devam ediyor.

Muhtemelen, kedinizin yememesi gerekenleri öğrendiğinizde sizler de şaşıracaksınız.  

İşte kedilerinize az da olsa vermemeniz gereken, tamamen uzak tutmanız gereken yiyecek ve içecekler:

1) Alkol ve Türevleri:

Bira, şarap, likör ya da alkol içeren yiyecekler… Alkol de aynı insanlarda olduğu gibi kedinizin ciğerini ve beynini etkiliyor. Kedinizin sizden kat be kat küçük olduğunu unutmayın. Sadece 2 çay kaşığı viski, kendinizi komaya sokabilir ve bir kaşık daha fazlası öldürebilir.

Kedilerin özellikle birayı çok sevdiğini düşünürsek, alkolünüzü masada vb. yerlerde asla başı boş bırakmamalısınız

2. Soğan ve Sarımsak:

Kedilerimizin az miktarda soğan ya da sarımsak yemeleri bile sindirim sistemi sorunlarına yol açıyor, düzenli yemeleri de kansızlığa sebep oluyor. Belki kedime neden soğan, sarımsak vereyim ki diyebilirsiniz ama Türk yemeklerinde soğan ve sarımsağın rolünün çok fazla olduğunu düşünürsek; maalesef birçok evde hala evde pişen yemek kedilere veriliyor. Bundan olabildiğince kaçınmak gerekiyor

3. Süt ve Süt Ürünleri:

Kedi gördüğünde halkımızın aklına ilk olarak süt vermek geliyor çünkü kediler sütü çok seviyor ve doğru ama kedinize, özellikle yetişkin kedilere, süt vermemelisiniz. Kedilerin de aynı özellikle bazı insanlarda olduğu gibi laktoza karşı toleransı çok az. Yeterli miktarda laktoz enzimlerine sahip olmadıkları için sütü ve peynir türevlerini sindirmekte oldukça zorlanıyorlar. Özellikle orta vadede bir çok sindirim sorununa yol açacaktır.

Daha fazla bilgi için İngilizce bir video mevcut: https://www.youtube.com/watch?v=ySM_ofwSXzA&feature=emb_title

4. Üzüm, Kuru Üzüm ve Kuş Üzümü:

Üzümler zaman zaman ödül maması olarak kullanılsa da tüm üzümler ve çeşitler sebebi tam olarak bilinmese de kedilerde ciddi böbrek rahatsızlıklarına sebep olmaktadır. Üzüm yedikten sonra tekrarlayan kusmalar ve hiper aktivite tipik belirtilerdir. Bazı kediler hiçbir semptom göstermese de siz yine de kedinizi tüm üzüm çeşitlerinden uzak tutun.

5.Çiğ / Pişmiş Ton Balığı ya da Çiğ Balık / Et

Ton balığı, hamsi, sardalya, midye, istavrit gibi balık ve türevleri her ne kadar kediniz için güzel gözükse de ve kediniz bayılarak yese de, kedinizde sindirim problemlerine yol açabilir, çiğ et ve balıktaki bakteri kedinizi zehirleyebilir ve salmonella hastalığını doğurabilir. Daha da önemlisi kediler için çok kritik olan tiamin (thiamine) eksikliğine sebep olabilir. Tiamin (thiamineI) eksikliğinde, işte kaybı, zayıflama, nörolojik problemler ve hatta ölüm gerçekleşebilir. Ek olarak, ton balığı fazla yendiğinde civa zehirlenmesine yol açabilir.

6.Çikolata

Siz çikolatanızı keyifle yerken, size masum masum bakan kedinize neden çikolata vermeyesiniz? Oldukça mantıklı duruyor ama çikolata kedinizin asla yememesi gereken bir şey. Çikolatanın içinde bulunan theobromine isimli toksik madde, kedinizde tümör, düzenli kalp ritmi, ölüm gibi ağır sonuçlara yol açabilir. Beyaz çikolata, bitter çikolataya göre daha az tehlikeli olsa da ikisi de ölümcül sonuçlar getirebilir.

Kediniz zaten “tatlı” tadını alamıyor, o yüzden riske atmaya ne gerek var?

7.Parça Kemik ya da Köpek Maması

Bir köpek için kemik ne kadar ilgi çekici ise, kedi içinse o kadar tehlikeli. Kemiğin etrafında bulunan çiğ ya da pişmiş yağlar, kusma ve ishal gibi hastalıklara sebep olabilirken, kemiğin kendisi ise kedinizin yerken boğazına takılmasına ve boğulmasına sebep olabilir.

Aynı şekilde kediler, köpekler kadar büyük olmadığı gibi günlük alması gereken besin ihtiyaçları da farklıdır

8.Patates

Patetesin içerdiği Glycoalkaloid Solanine isimli toksik madde kedinizin boşaltım sistemlerinde ciddi sorunlara yol açabilir

9.Ciğer

Belki çok az miktarda ciğer yemek bir şey yapmasa da, biraz aşırıya kaçtığınızda kediniz için tehlikeli sonuçları olabilir. Kediniz, A vitamini bakımından çok zengin olan ciğer yediğinde vücudunda olması gerekenden daha fazla A vitamini birikiyor ve bu da kedinizin kemiklerinin yapısının bozulmasına, dirseklerinde kemik gelişimine ve kemik erimesine sebep oluyor. Her ne kadar ailelerimizden ve izlediğimiz dizilerden akılda ciğer kedi için olmazsa olmaz gibi kalsa da, aman dikkat!

10. Şeker ve Sakız (Xylitol/Ksilitolle Maddesi)

Şeker ve sakız gibi ürünlerde bunun Xylitol (Ksilitolle) dediğimiz madde, kedinizde insülinin çok yükselmesine ve buna bağlı olarak kandaki şekerin çok düşmesine ve karaciğer yetmezliğine yol açar. Bu maddeye maruz kalan kedilerde kusma, uyuşukluk gibi belirtler gözükür ve kısa vadede karaciğer yetmezliği görülür.

Diğer dikkat etmeniz gereken yiyecek ve içecekler:

  • Kafein / Kahve / Çay / Enerji İçecekleri
  • Çiğ Yumurta
  • Xylitol maddesi (Şeker ve Sakızlarda bulunan tatlandırıcı maddesi)
  • Maya Hamuru
  • İnsan için yapılan ilaç ve takviyeler
  • Avokado
  • Fındık ve Zeytin gibi boğazına kaçabilecek, çıkartmakta zorlanacağı yiyecekler
  • Ekmek
  • Fazla ve Sık Ödül Maması
  • Tuzlu veya Şekerli Yemekler
  • Fasülye (Evet kediniz tabaktan aşıracaktır!)

Kediniz için en uygun beslenme şekli, kendisine ve beslenme ihtiyaçlarına uygun, veterinerinizin önereceği mamalardır. Olabildiğince ev yemeği vermekten lütfen kaçının.

İlla verecekseniz de:

  • Ödül maması gibi arada bir nadiren verdiğinizden,
  • Kendinizin yemeyeceği bir şeyi, kedinize de vermediğinizden,
  • Siz nasıl çiğ yemek yemiyorsanız, kedinizin de yemediğinden emin olun!

Kedinizin zehirlendiğini ya da yememesi gereken bir şey yediğini nasıl anlarsınız?

Bu belirtiler kedinizin zehirlendiğini gösterebileceği gibi, normal hastalık belirtisi de olabilir

  • Kusma
  • İshal
  • Depresyon / Halsizlik
  • İştah Kaybolması

Çoğu yerde kedinizi kusturun tavsiyesi duyarsınız ancak asitli bir şeyden zehirlenmişse, kusturma kedinin yemek borusuna zarar verecektir. Kedinizde kusma, halsizlik ve iştah kaybı gibi belirtiler görüyorsanız, mutlaka veterinerinize danışın.

Kedinizin neden zehirlenmiş olabileceğini tahmin etmeniz, veterinerinizin acil müdahalede oldukça işine yarayacaktır. Ek olarak, zehirleme üzerine dökülen, temas eden bir şeyden olduysa eldiven ile çıkartmaya çalışabilirsiniz ama veterineriniz söylemedikçe yıkamayın!

Kaynaklar:

https://www.preventivevet.com/cats/human-foods-you-should-not-give-to-your-cat

https://www.homeoanimal.com/blogs/blog-pet-health/toxic-foods-for-cats

Yeni içeriklerimizden İlk Sizin Haberiniz Olsun!

Her hafta kedinizle ilgili yeni bir şey öğrenmek ister misiniz?